Sanık polis: Ayhan Bora Kaplan Suç Örgütü, şu an Organize Şube Müdürlüğü’ne operasyon çekmektedir
18.07.2024
Ayhan Bora Kaplan(ABK) suç örgütü soruşturmasını yürüten polisler hakkında açılan davanın ilk duruşması bugün görüldü. ABK suç örgütü davasının sanığı ve gizli tanığı Serdar Sertçelik’in yurt dışına kaçırılmasına ilişkin 6'sı emniyet mensubu 5’i tutuklu 11 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşmasında, ifade veren sanık polisler, "Ayhan Bora Kaplan suç örgütünün Emniyet'e operasyon çektiği'' savunmasını yaparak tüm suçlamaları reddetti. Polis sanıklar, görevlerinin gereğini yaptıklarını belirtti. Eski Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan, “Ayhan Bora Kaplan Suç Örgütü, şu an Organize Şube Müdürlüğü’ne operasyon çekmektedir” dedi.
Ayhan Bora Kaplan’la ilgili davanın sanığı ve gizli tanığı Serdar Sertçelik’in yurt dışına kaçırılmasına ilişkin 6'sı emniyet mensubu 11 kişi hakkında açılan davanın yargılamasına Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşmaya Ayhan Bora Kaplan’ın vekilleri ''sanığı etkileme suçu'' gerekçesiyle katılma talebinde bulundu. Hakim, bu talebi reddetti.
Sanık polislerden ‘karşı operasyon’ savunması
Duruşmada ilk olarak savunma yapan dönemin Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, suçlamaları reddetti. Çelik, "İddianamede benim hakkımda hiçbir somut delil yok. Sayın savcım varsayımlarda bulunmuş sadece. Biz Ayhan Bora Kaplan’ın tehlikeli bir suç örgütü olduğunu tespit ettik. Bunun silahlı ve dolandırıcılık kanadı var. Serdar Sertçelik de dolandırıcılık kanadının yöneticisi. Biz böylesine bir örgütün karşı operasyonuna maruz kalıyoruz." dedi.
Murat Çelik’in avukatı Cengiz Varol, “Cumhur İttifakı’na darbe suçlamasıyla başlayan soruşturmada iddianameye baktığımızda neyi, niçin savunacağımızı da bilmiyoruz. Somut bir vaka yok, el yordamıyla hayal gücümüzü kullanarak bir savunma yapacak olursak; ‘iddia edilen hiçbir suçun unsurların ulaşmadığı ortadadır. 63 gündür boş yere tutuklu kalan müvekkilimin tahliye edilmesini talep ediyorum. Böylesine bir suç örgütüne etkin bir mücadele sergilemesi sonucunda emniyet personellerinin yargılanması emniyet teşkilatının da motivasyonunu kırmıştır'' şeklinde savunma yaptı.
"Hakkında gözaltı kararı olmadığı için de biz herhangi bir polis bırakmadık"
Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner ise, Serdar Sertçelik'in Kıbrıs’tan getirilerek şube müdürlüğünde ifadesi alındığını ve ardından adli kontrol uygulanarak elektronik kelepçe ile serbest bırakıldığını anlattı. Daha sonra Sertçelik'in "gizli tanık" olduğunu öğrendiğini söyleyen Öner, şöyle konuştu:
"Doktor, rapor için Etlik Şehir Hastanesi’ne gittiğinde iki ayağında kurşun olduğu için gözaltına alınmasının uygun olmadığını söyledi. Savcımızın ‘Serdar Sertçelik’in yakalanmasıyla ilgili olarak evinde gözaltına almaksızın ifadesinin alınmasına’ şeklinde tutanağı var. Bizim ekiplerimiz de ardından avukat nezaretinde ifadesini alıyor. Hakkında gözaltı kararı olmadığı için de biz herhangi bir polis bırakmadık. Sonrasında savcımız diğer sanıklarla birlikte mevcutlu getirilme kararı veriyor Serdar Sertçelik için. Bunun üzerine giden ekiplerimiz evinde olmadığını görüyor. Şevket Demircan bana ‘Serdar Sertçelik babasının borcunu ödemek için İstanbul yolunda’ diye mesaj atıyor. Ben de bu bilginin sağlıklı olup olmadığını araştırdım ardından yurt dışına kaçmasını önlemek için hudut kapılarına da bilgi veriyorum. Benim bu şahsı kayırma gibi bir durumum söz konusu olamaz. Serdar Sertçelik bulunduğunda ‘Murat Çelik müdürümüz bana gerekli işlemleri yapmama yönelik mesaj attı. Ben de bizim değil Asayiş Şube’nin yapmasının uygun olacağını belittim ve durumu Asayiş Şube’ye bildirdim.
Yargılamanın etkilenmesi konusunda ise ben Cumhuriyet Başsavcılığı’na tüm şifrelerimi verdim çünkü bir şey yapmadım. Dosyaya giren bazı belgeler de benim telefonumdan çıkmıştır. Ben görevimin gereğini yaptığım buradan da bellidir. Bazı personellerin benden habersiz hareket etmesine dair defalarca rahatsızlığımı da belirttim. Sorabiliriz buradaki memurlara da. Ben görevimi kötüye kullanmadım. Serdar Sertçelik’e yönelik tüm işlemler Cumhuriyet Başsavcımızın talimatıyla yapılmıştır. Ben Serdar Sertçelik ile hiçbir şekilde iletişime de geçmedim kendisini sadece bu dosyadaki şüpheli konumundan biliyorum."
Sanık avukatı soruşturma savcısını işaret etti: Savcı Mustafa Kaya’ya sormak gerek
Öner’in avukatı Suna Öztaşdönderen, ''Müvekkilimin ABK dosyasıyla yapmış olduğu bir eksiklik yoktur. Sanıktan delile gidildi burada. Oysa delilden sanığa gidilir ceza yargılamasında. Emniyet görevlileri bir operasyon yaptığında yarın bir gün sanık sandalyesine oturmaktan korkabilir. Bir doktorun ‘gözaltına alınmada sakıncası vardır’ diyerek düzenlediği bir raporu ilk defa görüyorum. Soruşturma Savcısı Mustafa Kaya’ya da sormak gerekiyor bir gün içinde ne değişti de gözaltına alma kararı verdi? Müvekkilimizin beraatini talep etmekteyiz. Doktor raporunu düzenlemeye giden Emniyet personelinin kim olduğunun sorulmasına ve soruşturmanın daha geniş çaplı araştırılması gerekir'' diye savunma yaptı.
“Ayhan Bora Kaplan Suç Örgütü, şu an Organize Şube Müdürlüğü’ne operasyon çekmektedir”
Her şeyi görevi kapsamında adli mercilerin, amirlerinin bilgisi dahilinde yaptığını ifade eden Eski Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan şunları söyledi:
"Özel bir oda da görüşme yaptığım söyleniyor. Bu yalandır. ABK kapsamında kullanılması için boş bir oda kullanılmıştır. Biz bu odada yeri geldi oturduk, yeri geldi yemek yedik, yeri geldi spor yaptık. Fizik tedavi yatağı vardır. Kerem Gökay Öner de bunu defalarca kullanmıştır. Ayrıca görev ve yetkim olmadan Serdar Sertçelik ile iletişim kurmaya devam ettiğimiz iddia edilmiştir. Doğrudur ben telefonda görüşmeler yaptım. Ancak bunlar savcılarımız, amirlerimizce bilinmektedir. Sadece Kerem Gökay Öner’in haberi yoktur çünkü kendisi o sırada şehir dışındadır. Ben görüşmelerimi Nurullah Özgür Kopuk aracılığı ile yaptım. Görüşmelerin tamamı gerçeği ortaya çıkartmak ve şahsı Türkiye’ye getirmek için güven telkinli bir konuşmadır. Olsaydı zaten ben bu konuşmaları kayıt altına alıp sunmazdım. Serdar Sertçelik’in Türkiye’ye nasıl geldiğini gayet iyi bilmektedir Kerem Gökay Öner. Gizli tanık olduğunu da bilmediğini söyledi Kerem Gökay Öner ancak bunu da bilmektedir. Bu ifadeyi neden verdiğini bilmiyorum. Ayhan Bora Kaplan suç örgütünün uzantıları tarafından bizlere operasyon yapılmaktadır. Ayhan Bora Kaplan Suç Örgütü şu an Organize Şube Müdürlüğü’ne operasyon çekmektedir."
“Müvekkilimin ve arkadaşlarının yaptığı bu operasyon sonucunda Türkiye gri listeden çıktı”
Şevket Demircan’ın avukatı Recep Öksüz, iddianamenin usule uygun olmadığını belirtti ve ''Kimin neyle suçlandığı belirsizdir. Hangi fiilin suç teşkil ettiği de anlatılmamıştır. Maddi delile dayanan hiçbir suçlama yoktur. Hiçbir aşamada adli görev ihlali de yoktur. Müvekkilimin ve arkadaşlarının yaptığı bu operasyon sonucunda Türkiye gri listeden çıktı. Müvekkilimin tahliyesini talep ediyorum'' dedi.
Organize Şube Komiseri Ufuk Gültekin, suçsuz olduğu iddiasını öne sürerek, "Benim telefonumda suç içeren hiçbir şey yoktur bu yüzden de telefonumun şifresini verdim. Serdar Sertçelik’in kaçması tam tersi bizi zor durumu düşürmüştür. Kerem Gökay Öner bana bir numara attı Serdar Sertçelik’in Kıbrıs’ta olabileceği nedeniyle bilgi almam doğrultusunda. Ben de aradım ve sonra Kerem müdüre bilgi verdim. Suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum'' dedi.
Gültekin’in avukatı da, “Hiçbir delil olmadan yıllardır suç işlediği örgütü dahi satmış adamın beyanları ile emniyet görevlilerini yargılıyoruz. Bu dosya tamamen Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın sulandırılmasından başka bir şey değil” diye konuştu.
5’i tutuklu toplam 11 sanık yargılanıyor
Tutuklu sanıklar dönemin Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, eski Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan ve eski Şube Komiserleri Ufuk Gültekin, Metehan İlkyaz ve Gökhan Karaca hakkında, “adli görevi kötüye kullanma”, “göreve ilişkin sırrın açıklanması”, “tanığı etkilemeye teşebbüs” ve “suçluyu kayırma” suçundan yargılanıyor. Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner’e “tanığı etkilemeye teşebbüs” suçu hariç, benzer suçlamalar yöneltiliyor. Diğer sanıkların ismi ise Nurullah Özgür Kopuk, Ramazan Kubat, Adem Kaçan, Mustafa Çotuk ve Erdoğan Sertçelik.